Midas?n Kulaklar?

En sık duyduğum sorudur: Neden Tayvan’a geldin? Üstelik bu soru hem Türk hem Tayvanlı dostlardan duyduğum da bir sorudur. Her iki kesimin de ilgisini çekiyor. Bu bölümde bu soruya bir açıklık getirelim.

Corona virüsünün tüm dünyayı kasıp kavurduğu bu günlerde, ufak bir Stoacı felsefe pratiği yapalım. Endişelenmeye gerek var mı? Dünyanın sonu mu geldi? Geldiyse ne yapmalı?

Bir insanın hayatında pişman olduğu çok şey olabilir. Benim de herkes kadar pişmanlıklarım var. Ama bunların içinde en acısı yapmadığım şeyler için olan pişmanlığımdır.

Yıllarca yurtdışında yaşamış biri olarak söyleyebilirim ki, ötekileştirmek, farklılıkları ortaya çıkarmak çok kolay. Mesele ırk, din, dil ayrımı gözetmeden benzerlikleri görebilmekte.

Hayatta mutlu olmak, başarılı olmak, iyi bir ana/baba, iyi bir evlat olmak çok basit. Dans etmek, şarkı söylemek, resim yapmak çok basit. Öyleyse neden olmuyor? Niye zorlanıyoruz?

Söz verip sözünde durmayanlar, verdiği sözü tutup dağları yerinden oytanlar...Bu hafta söz vermek üzerine konuşuyoruz.

Bu bölümde yüzyıllardır söylene gelen tavsiyeye uyarak kendini tanı diyoruz. Bir insanın başına gelebilecek en büyük trajedi kendiyle ilgili hatalı yargılara sahip olmasıdır.

Uzun bir aradan sonra 34. bölüm ile karşınızdayım. Geçtiğimiz süre zarfında siz neler yaptınız bilemiyorum ama umuyorum ki yeni yıl hepimiz için daha iyi bir yıl olsun.

Bir tanısan aslında çok iyi biri denir ya bazen, işte öyle dendiği zaman ne düşünmeli? Aslında iyi olmak yeter mi, yoksa iyiliği dışarı çıkarmak mı gerek?

Günün anlam ve önemine uygun olarak bu hafta sevgililer gününden bahsediyoruz. Çin’de sevgililer günü nasıl, mitolojisi ne, ben sevgililer gününe nasıl bakıyorum gibi sorulara değiniyoruz.

İstemek yeter mi, çok istemek ayıp mı, isteyince oluyor mu gibi sorulara cevap veriyoruz.

Bu bölümde kafamızın içinde konuşup duran, vırcır cırcır eden o sesle ilgili konuşuyoruz. O sese kulak vermemek mümkün mü, nasıl yapar o sesin etkisinden kendimizi kurtarabiliriz gibi sorulara yanıt veriyoruz. Bölümün sonunda eski defterlerden küçük bir Serhanizma da var.

Kişisel gelişimcilerin pek severek kullandığı komfor çemberinin dışına çıkın meselesine ufaktan değiniyoruz. Nedir komfor bölgesi/çemberi, nasıl dışına çıkılır, herkes yapmalı mıdır gibi sorulara cevap vermeye çalışıyoruz.

Bu bölümde bir şeylere başlamak için istemek yeterli mi sorusunu soruyoruz. Başlamanın önündeki engeller neler? Kafamızın içindeki ses nasıl etki ediyor?

Yeni yılda yeni başlangıçlar yapma arzusu içinde olanlar için önemli bir tavsiye: motivasyon neden fayda etmiyor? Onun yerine ne koymak gerekli?

Bu bölümde her gün kendi kendime tekrar tekrar yazdığım bir paragrafı sizinle paylaşıyorum. Hayat zorluklarla güzel ve o şekilde kusursuz. Zorluklar karşısında gülümsemeyi ihmal etmeyin sakın.

Neredeyse 10 sene öncesinden, 2009 senesinden hayata dair gözlemlerim, düşüncelerim, kısa kısa aforizmalarımı paylaştığım bir bölüm.

Beyin bir hayatta kalma aracı mı, bilinç her zaman bize yardımcı oluyor mu, olmuyorsa ne yapacağız gibi sorulara değiniyoruz.

Bir insanın hayatında iki gün çok önemlidir: hayata geldiği gün ve neden hayata geldiğini anladığı gün.

Bu bölümde olumsuz olaylar ve kişilerle nasıl baş edilir, ne yapmak gerekir, olumsuzluk özünde nedir, olumsuz kişilere karşı nasıl davranmalı gibi sorulara değiniyoruz.